Altun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 30 yıldır değirmencilik yaptığını, 1996 yılında ise taş işçiliğine başladığını söyledi.


Leonardo Da Vinci'nin bir kitapta resmini gördüğünü belirten Altun, "Baktım heykeltıraş, heykel yapıyor. 'Bu işi ben de yaparım.' dedim. Elime bir çekip ve murç aldım. İlk olarak köpekler için yem teknesi yaptım. 1996 yılında ilk değirmenimi yaptım. Sonra insanlar beni bu işe teşvik etti, kendilerine de yapmamı istedi. Ben de kendi halimizde değirmen taşı ustası oldum." dedi.


Altun, değirmen taşı yapmanın sabır istediğini ifade ederek, 90 santimetrelik bir değirmen taşını gece gündüz çalışması halinde 10 günde yaptığını kaydetti.


Gerekli taşı bulmanın da ayrı meşakkatli iş olduğunu dile getiren Altun, "Taş her yerde bulunur. Yuvarlak bir değirmen taşı yaparsın ama öğütmez, un yapmaz. Öncelikle bunun madenini bulmak gerekiyor. İlimizde Fatsa ilçesinin Güllük, Çatalpınar ilçesinin Kara Hamzalı, Ünye'nin Çataltepe ve Akkuş'un Kurtboğaz Keltepe mevkilerinde bulunur. Oradan taşı yarıp çekiciyle buraya getirerek yapacaksın." diye konuştu.


Altun, Karadeniz Bölgesi'nin değirmen taşlarının kendi elinden çıktığını belirterek, şunları söyledi:


"Şu anda Karadeniz Bölgesi'nde bunu yapabilecek bir iki usta vardır veya yoktur. Kastamonu Cide ilçesi ile Rize arasındaki bütün su değirmenlerinin, elektrikle çalışan değirmenlerin tamamının taşları benim elimden geçer. Değirmenleri ayarlamak benim için tabiri caizse oyuncak artık. Benim için sakalımı traş etmekten daha kolay oldu değirmen yapıp kurmak."


Hasan Altun, mesleği oğluna öğrettiğini, kendisinden sonra onun devam ettireceğini sözlerine ekledi.

Editör: TE Bilisim