Zehra BAYKAL/ YALOVA, (DHA)- YALOVA’da, otellerinde devre mülk ve ücretsiz tatil yapma vaadiyle ağırladıkları 36 bin kişiyi, özel ikna eğitimi aldırdıkları kişilere telefonla aratıp, görüşme sağlatan ve sözleşme imzalatarak, 10 milyar liradan fazla dolandırdığı öne sürülen, aralarında reklam yüzü oyuncu Yusuf Atala'nın da (68) yer aldığı 9'u tutuklu 38 sanık ilk kez hakim karşısına çıktı. 156 müşteki için ayrı ayrı 11’er ile 30’ar yıl arasında hapsi istenen sanıkların yargılanmasına 3 gün boyunca devam edilecek.
Yalova'daki otellerde devre mülk ve ücretsiz tatil yapma vaadiyle sözleşme imzalatılarak dolandırıldıkları ihbarlarını değerlendiren Yalova Emniyet Müdürlüğü ekipleri harekete geçti. Ekipler, Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan alınan izin sonrası, turistik bir otel ve tesislerinin, iletişime geçtikleri kişileri buraya, ücretsiz tatil vaadiyle davet edip, kendilerini özel eğitim almış kişiler ile ikna ederek, psikolojik baskı da uygulayıp, devre mülk hissesi satma vaadiyle sözleşme imzalatıp dolandırdığını belirledi.
Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan alınan izin sonrası yapılan teknik ve fiziki takiple 10 Haziran 2024’te, 30 şüphelinin yakalanması için Yalova merkezli İstanbul, Aydın, Adana ve Kütahya'da eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda 29 kişi gözaltına alındı. İşlemlerinin ardından adliyeye çıkartılan şüphelilerden, çıkar amaçlı suç örgütünün lideri olmakla suçlanan Orhan Karaderili (53) ve reklamlarda oyuncu olarak rol alan oyuncu Yusuf Atala'nın da aralarında bulunduğu 11 kişi tutuklanırken, 16 kişi adli kontrolle, 2 kişi de savcılık tarafından serbest bırakıldı. Gerçekleştirilen ikinci operasyonda ise gözaltına alınan 10 kişiden 3’ü tutuklanırken 7 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest kaldı. Devam eden soruşturmada 6 şüpheli daha gözaltına alınıp, adli kontrolle serbest bırakıldı. Bazı sanıklar, soruşturma safhasında tahliye edildi.
EN AZ 36 BİN KİŞİYİ 10 MİLYAR LİRA DOLANDIRDILAR
Daha önce yapılan şikayetlerde takipsizlik kararı verilen suç duyurularının tekrar incelendiği soruşturmada şüphelilerin, devre mülk ve ucuz tatil için tesislerinde ağırladıkları kişileri, özel eğitim alan kişiler tarafından ikna edip sözleşme imzalattırdıkları belirlendi. Bu zamana kadar aralarında hakimler, savcılar, üst düzey bürokratların da bulunduğu en az 36 bin kişiden 10 milyar liralık haksız kazanç elde ettikleri iddia edildi.
5 BİN YILDA SADECE 1 GÜN TATİL
Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı ve Emniyet Müdürlüğü'nün ortaklaşa sürdürdüğü soruşturmada, devre mülk alıp ucuz tatil yapma hayaliyle dolandırılan kişilerin tesiste ancak 5 bin yılda sadece 1 gün tatil yapabilecekleri hesaplandı. Dolandırıcıların elde ettikleri paraları aktardıkları başka şirketler ve kişilerin hesap hareketleri de özel olarak incelendi. Bu kişilerin hesaplarına el konulup şirketlerine ise kayyım atanması için başvuruda bulunuldu.
MAĞDURLARI KURTARMA VAADİ İLE DOLANDIRDILAR
Bu arada, soruşturma kapsamında oluşturulan suç örgütünden ayrılırken dolandırılan kişilerin cep telefonu ve kimlik bilgilerini alan kişilerin, mağdurları teker teker arayıp, 'Sizi dolandırdılar. Biz biliyoruz. Yaşadıklarınızın farkındayız. Paranızı fazlasıyla alıp size vereceğiz’ diyerek bu kişilerden para alıp dolandırdıkları da ortaya çıktı. Soruşturma kapsamında Yalova polisinin bu kişileri de gözaltına aldığı belirtildi.
ŞİKAYETLER ÜZERİNE 3 TÜKETİCİ MAHKEMESİ KURULDU
Yalova'da, fazla şikayet olmadığı için dolandırıcılıkla ilgili davaların bakıldığı hukuk mahkemesi, devre mülk ve ucuz tatil olayı sonrası şikayetlerin artması üzerine ihtiyaca cevap veremeyince adliyeye ilk kez Tüketici Mahkemesi kuruldu. Artan başvurular sonrası Tüketici Mahkemesi de yetersiz kalınca 2 Tüketici Mahkemesi daha kuruldu. Yoğun başvuru üzerine Yalova Adliyesi'nde 4'üncü Tüketici Mahkemesi'nin açılması da gündeme geldi.
SANIKLAR HAKKINDA 156 MÜŞTEKİ İÇİN AYRI AYRI HAPİS İSTEMİ
Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, 156 mağdurun şikayeti üzerine yürütülen soruşturma 4,5 ayda tamamlandı. 602 sayfalık iddianamede, tutuklu sanıklar Orhan Karaderili, Yusuf Atala, Aral Sarıtürk (54), Celal Okay (37), Çağatay Kermen (60), Kaan Karaderili (57), Mehtap Coşkun Tuna (58), Koray Öngen (54) ve Nilay Tekbaş Baban (40) ile tutuksuz yargılanan 29 sanık ‘Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında: Kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında dolandırıcılık’, ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ ve ‘Rüşvet’ suçlarından, 156 müşteki için ayrı ayrı en az 11’er, en fazla 30’ar yıl hapis cezası istendi.
45 MÜŞTEKİYİ ZİNCİRLEME DOLANDIRMIŞLAR
İddianamede, 45 müştekiyi zincirleme olarak dolandıran, şikayetçi 36 mağdura ise ödeme yaptıkları öne sürülen şüphelilerin eylemlerini, belli bir amaç için toplanmış hiyerarşik bir yapıda, ast üst ilişkisine uygun şekilde, emir alıp, uygulayarak gerçekleştirdikleri kaydedildi.
İDDİANAMEDE TELEFON GÖRÜŞMELERİ DE YER ALDI
Cumhuriyet savcısı tarafından şeması çıkarılan suç örgütünün lideri şirketlerin sahibi Orhan Karaderili olarak belirlenirken, 37 sanık ise şemada üye olarak yer aldı. Sanıkların birbirleriyle yaptığı telefon görüşmesi kayıtları ve WhatsApp yazışmalarının dökümünün de yer aldığı iddianamede, şüphelilerin iletişime geçip, otellerine, 'Ücretsiz tatil kazandınız' daveti ile çağırdıkları müşterileri, özel ikna eğitimi aldırdıkları kişilerle markaja aldığı, zorunlu tanıtıma tabi tutarak, müşterilerin sözleşmenin içeriğini inceleme, araştırma ve danışma imkanını ortadan kaldırdığı, müşterilerin ne aldığını bilmesine fırsat vermediği, otellerden ayrılmak isteyen kişileri 'Araç yok' diyerek tesiste tuttukları, satışı yapılan yerin kısa süre sonra yabancılara yüksek fiyatla satılacağı, kullanılmayan günlerde ise kiralama yapılıp, ödemenin müşteriye iade edileceğini vadettiği belirtildi. Şüphelilerin ayrıca, haklarında çeşitli platformlarda yayınlanan şikayetleri ortadan kaldırdıkları yönündeki bilgilere de telefon kayıtlarında ulaşıldığı kaydedildi.
‘BİZ DOLANDIRICI DEĞİLİZ’
İddianame Yalova 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilirken, 9’u tutuklu 38 sanığın yargılanmasına başlandı. 3 gün boyunca sürecek duruşmanın ilk gününde savunma yapan tutuklu sanık Kaan Karaderili, üzerine atılı suçlamaları reddetti. Örgüt olmadıklarını söyleyen Kaan Karaderili, “Ben inşaat yaparım. 2 firma otel, 2 firma inşaat işlerim var. 4 firma benim adıma. Kardeşim kalp krizi geçirdikten sonra, ben yönetmeye çalıştım. Benden önce Orhan Karaderili'ydi. Benim satışla ilgim yok. Otel işletmesini ben yapıyorum. İnsanlar gelip otelde tatil yapıyor. İnşaatlar da devam ediyor. Biz dolandırıcı değiliz. İnsanlar devre tatilden şikayetçi olmuş. Üyeler birçok yerden faydalanabiliyor. Yalova'da 3 otel var. 3’üncüsü inşaat halinde. 2023 yılından itibaren Termacity kiralandı. Ben satış yapmadığım için işleyişi bilmiyorum. Devre tatil satışlarıyla alakam yok. Otele müşteriler gelir. Ben servisiyle ilgilenirim. Satış bilmem” dedi.
'SATIŞLA İLGİM YOK, BEN SAHNE İNSANIYIM
Suçlamaları reddeden tutuklu sanık Yusuf Atala da satışla ilgisi olmadığını söyleyerek, şöyle konuştu:
"Bundan 12 sene önce kendi piyasamızın boşluğunda işsiz kaldım. Firmamızın tanıtım biriminde çalışmaya başladım. Kuşadası'nda eğlence müdürü olarak kısa süre çalıştım. Zaman ilerledi, Yalova'da çalışmaya başladım. Biz kimseyi dolandırmadık. Ben yeğenlerimin şirketinde çalıştım. Asla hileli usullerle satış yaptıklarını görmedim. Ben sahne insanıyım. Üzerime kayıtlı 2 firma var, bu firmalar bana aittir. 1 tanesi atıl durumdadır. Rüşvet iddiasına gelince, ben hiç kimseyle anlaşma yapmadım, rüşvet de vermedim. Benim firmada sunum, reklam, tanıtım yapmaktan başka bir işim yok. İmza yetkim, karar yetkim yoktur. Üye olan ailelerle daha çok muhatap oluyordum. Benim satışla ilgim yok. Ben firma kurulduğundan beri firmada vardım ama çalışan değildim. İşlerim bozulduktan sonra oldum. Benim şirketlerimi işleten yoktu. Ben ticaretten anlamıyorum. Damadımız bir tiyatro oyunundan ne kadar para alıyorsam onu ödeme teklifinde bulundu. Tabii zaman zaman ödeme arttı." Mahkeme heyetinin, hesabına 2 milyon liraya yakın para girişi olduğunu sorması üzerine ise Atala, "Genel merkez tarafından yatırılan paradır. Aile şirketi olduğu için borç da istediğim oluyordu. Ben dayıları olarak inşaatla da ilgileniyorum. Her işe burnumu sokma durumum vardı. Bu iddiaları kabul etmiyorum. Tape kayıtlarım da genel olarak işle ilgilidir" diye konuştu.
Duruşmaya tutuklu bulunduğu Kandıra Cezaevi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan Orhan Karaderili ise sistemdeki arıza nedeniyle savunma yapamadı. Orhan Karaderili’nin yarın mahkeme salonunda hazır bulundurulmasına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi. (DHA)