Ülkemizde bir yer, bir kale, ırmak veya köprülerin isminin kaynağı için tarihi bilgilerin yanı sıra o alanların tarihi, efsanevi hikayelerle de süslenir. Ziyaretçi çekmek için önemli etkisi olan bu tür hikayelerle süslenen yapılara Rize'de de rastlıyoruz. Bazılarına çeşitli kaynaklarda rastlasak da turizm cennetimiz Ayder yaylasının isminin verilmesiyle ilgili efsaneyi ilk defa duyacaksınız..

Rize Kent Konseyi'nin Tarih sohbetleri programının konuğu olan tarihçi yazar Murat Ümit Hiçyılmaz  Ayder isminin hikayesini izleyicilere aktardı. Hiçyılmaz Ayder çevresini gezisi sırasında eski kaynaklardan ve yaşlılardan derlediği bilgiye göre Ayder isminin efsanevi hikayesinde yine güçlü biri ve hasta olan kızı ve onu iyileştirecek olanla kızını evlendireceği şeklinde çok duyduğumuz bir hikaye var. İşte Ayder yaylamızın asırlardır anlatılan hikayesi..

Rize 'de Patlamamış 'Su Altı Bombası' Kıyıya Vurdu Rize 'de Patlamamış 'Su Altı Bombası' Kıyıya Vurdu

ayder-1

O dönemde Çamlıhemşin'in ileri gelen ağasının kızı çok hastalanmış. Türkiye'nin her yerinde şifacılar çağrılmış ama ağanın kızına deva olamamışlar. Kızı ölmek üzere olan ağa Çamlıhemşinde şifacı kadına başvuruyor. Kadın ola çok nadir bulunan bir bitkiden bahsediyor ve ancak bu bitki ile şifa bulacağını söylüyor. Bunun üzerine ağa ilan yayımlıyor ve kızını iyileştirecek olan bitkiyi getirecek olan erkeğe kızı iyileştiği zaman evlendireceği sözünü veriyor. Bütün delikanlılar döt bir yana yaılıyor. Kıza aşık olan bir delikanlı da bir yaylaya gidiyor bitkiyi ararken derede su içen ceylana rastlıyor. Avcılık dürtüsü ile okunu çıkarıyor ve ceylanı bacağından vuruyor. Ceylan yaralı vaziyette kaçmayı başarıyor. Avcı delikanlı yine avının peşine gidiyor. Ay yeryüzünü aydınlatırken bir gölet görüyor ve bu göletten buhar çıktığını görüyor. Vurduğu ceylanı da o suyun içinde görüyor ve tekrar ok atmaya yeltenirken ceylanın yarası tamamen iyileşmiş şekilde kaçtığına şahit oluyor. Bunun üzerine suyun şifalı olabileceğini ve sevdiği kızı da iyileştirebileceğini düşünüyor. Gelip durumu hemen bildiriyor. Ertesi sabah hemen yola koyuluyorlar ancak suyu bir türlü bulamıyorlar ve delikanlının yalan söylediğini düşünüyorlar. Gündüz bulamadığın yeri gece nasıl gördün diye delikanlıyı suçluyorlar. Delikanlı da ben gezerken ay ışığı vardı. Ay çıktığı zaman tekrar gidelim diyor ve hakikaten de ay çıkınca sıcak su göletini buluyorlar. Kız iyileşiyor ve delikanlı ile evleniyor. O yöreye Aylı dere ismi konuluyor. Zamanla Ayder olarak değişiyor

Editör: Çiğdem HACIFAZLIOĞLU