Bayburt

Bayburt'ta Çocukluk Anılarının Geçtiği Tarihi Okul Binasını Restore Ettirdi

Bayburt'un Demirözü ilçesinde yaşayan iş insanı Kenan Yavuz, babası ve kendisinin de öğrenim gördüğü 99 yıllık ilkokul binasını sosyal tesis olarak hizmet vermek üzere restore ettirdi.

Abone Ol

Bayburt'un Demirözü ilçesinde yaşayan iş insanı Kenan Yavuz, babası ve kendisinin de öğrenim gördüğü 99 yıllık ilkokul binasını sosyal tesis olarak hizmet vermek üzere restore ettirdi.

İlçeye bağlı Beşpınar köyünde atıl durumdaki ilkokul binası, Cumhuriyet'in ilk yıllarında bölgeye yönelik hazırlanan okul projeleri kapsamında 1925'te yaptırıldı. Babası gibi okulun mezunlarından olan iş insanı Kenan Yavuz, köyde birçok kişinin çocukluk anılarına şahitlik eden ancak uzun zamandır atıl haldeki okulun yaşatılması amacıyla çalışma yapmaya karar verdi. Bu doğrultuda Kenan Yavuz Kültür Vakfınca geçen yıl başlatılan restorasyon çalışmalarıyla taş duvarları ortaya çıkarılan okul binasının çatısı, pencereleri ve kapıları tarihi dokusuna uygun şekilde yeniden yapıldı.

İçerisi geçmişte kullanılmış eşyalarla süslenip köy odası şeklinde tasarlanacak bina başta kadınlar olmak üzere köy sakinleri için sosyal tesise dönüştürülecek.

- "Bu güzelliği yaşatmanın gururunu yaşıyoruz" Beşpınar köyündeki Kenan Yavuz Etnografya Müzesi'nin de kurucusu olan Kenan Yavuz, AA muhabirine, okul binasının Cumhuriyet'in ilk yıllarında köylerde başlatılan eğitim seferberliğinin ilk örneklerinden olduğunu söyledi. Yaklaşık 100 yıllık tarihe sahip binanın, tarihi kimliğiyle eğitime verilen önemi gösteren özgün bir yapı olduğuna dikkati çeken Yavuz, "Kenan Yavuz Kültür Vakfı olarak binanın restorasyonunu gerçekleştirdik ve müzemizin kurulu olduğu Beşpınar köyümüzde sosyal tesis olarak kullanıma açacağız.

Köyümüze başka bir okul yapıldığı için geçmişte de sosyal tesis olarak kullanılmıştı ancak tarihi kimliği hasar görmüştü. Tekrar özgün haline çevirerek bu güzelliği yaşatmanın gururunu yaşıyoruz." diye konuştu.

- "Öğretmenlerimiz köylülerimizle bizlerle iç içe yaşardı" Yavuz, binanın kendisi başta olmak üzere köydeki birçok kişinin çocukluk anılarına şahitlik ettiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: Babam bu okuldan 1944 yılında mezun oldu. Ben 1970'te mezun oldum. Bir sınıfta 50 kişi okurduk. Öğretmenlerimizin inanılmaz disiplini altında bu okuldan çok başarılı öğrenciler, iş insanları, bürokratlar çıktı. Çok güzel, köklü bir eğitim sistemi vardı ve öğretmenlerimiz köylülerimizle bizlerle iç içe yaşardı.

Çocukları aileleriyle birlikte yaşardı, köyde kalırlardı. Kışın sıfırın altında 20 derecede, kar altında geceleri dolaşarak öğrencilerin ödevlerini yapıp yapmadıklarını kontrol ederlerdi. Doğrusu eski günleri özlüyoruz." Burada okurken çocukluk hayallerinden birinin başarılı olup köyüne dönerek bir şeyler yapmak olduğunu dile getiren Yavuz, şunları kaydetti: "Bir geri dönüş vurgusu vardı benim hayallerimde. Sonuçta da buraya dünya çapında bir müze kurduk. Köyümüze bugün yurt içi ve yurt dışından yıllık 50 bin ziyaretçi geliyor. Çok önemli kültür ve sanat merkezi olduk.

Dünyanın her tarafından müzemizle işbirliği yapmak isteyen sanatçılarla müzelerle karşı karşıyayız. Bu inanılmaz bir gurur vesilesi. Anadolu'nun her köyü ayrı güzelliğe, ayrı kültürel zenginliğe sahip. Bu zenginliklerimizi daha fazla görünür kılmamız gerekiyor."