Kendini köşe yazarı diye adlandıran bazı şahısların, pahalı kalem oldukları her hallerinden belli... Eğer yanılmıyorsam, benim bildiğim köşe yazarı her şeyden önce örnek olmalı, halkı bilinçlendirmeli, bir ilim, bir fikir insanı olmalı.
Yani açıkçası, doğru, tarafsız haktan ve halktan yana olmalı, çünkü halk devlettir.
Nerede o günler...
Bir kaçı dışında, hepsi kendi gölgesinden korkan cukkacılar, işlerine nasıl geliyorsa, ya da parayı kim veriyorsa kalemi ona göre öttüren köşeciler.
Kim kiminle nerede,
Kim kime göndermiş,
Kim kime dum duma yapmış,
Onun donu gözükmüş,
Filancanı kedisi damdan düşmüş,
Paris'ten elbise almış,
Defilede orası burası açılmış,
Bilmem ne dergisine çıplak pozlar vermiş,
Oradan buradan ödül almış,
Falancanın abuk sabuk albümü çok satmış,
O ona caka satmış,
Falcıların fallarına çıkmış,
Telgrafın tellerine kuşlar konmuş,
Oysa kaleminiz insan için, halk için ve ülkeniz için olmalı, halkı aşağılayan, ülkeyi bölmek isteyen misyonerlere uşaklık yapmak için değil.
Yok Ermeniyiz Hrantız,
Yok efendim Yunanız,
Lazız Abazayız Kürdüz,
Alevi Sünni Arabız,
Aranızda hiç mi biz bu toprağın insanıyız diyen yok,
Aranızda hiç mi bunca asırlık tarihe ışık tutan Türk yok,
Aranızda hiç mi bunca acıya göğüs gerip Çanakkale'de şehit düşenin torunu yok,
Aranızda hiç mi hak din Muhammedin ümmetinden olan yok,
Allah aşkına, bu mu yani sizin yazarlığınız, hepiniz mi satılmışsınız,
Kim üstüne alınırsa alınsın,
Birde kendilerini sınıflandıran kuklalar var,
Ben sınıf adamı değil halkın adamıyım, doğru neyse ona çalışır kalemim.
Saygım ile...