Eminağaoğlu, Ali Nihat Gökyiğit Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen, "Cumhuriyet'in 100. Yılında Gıda, İlaç ve Kozmetik Sektöründe Tıbbi ve Aromatik Bitkiler" konulu çalıştayda, tıbbi aromatik bitkiler alanında ihtisas üniversitesi olan Artvin Çoruh Üniversitesi'nin çok sayıda projeye imza attığını belirtti.
Çalıştayın koordinatörü de olan Eminağaoğlu, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı'na bu kapsamda sunulan 20'ye yakın projeden 9'unun 44 milyon lira destek aldığını ifade etti.
Dünyadaki 378 bin bitki türünün yaklaşık yüzde 10'u olan 37 bin 800'ünün tıbbi amaçlı kullanılabilecek tür olduğunu vurgulayan Eminağaoğlu, "Türkiye, sahip olduğu yaklaşık 10 bin bitki türüne karşılık, 500 bitkiyi tıbbi ve aromatik amaçla kullanmaktadır. Türkiye'de tıbbi ve aromatik amaçlı kullanılan bitki sayısı önemli düzeyde olmakla birlikte, Çin'de 4 bin 900, Hindistan'da 3 bin ve ABD'de 2 bin 500 bitkinin kullanıldığı dikkate alındığında potansiyelin daha da geliştirilmesine ihtiyaç duyulduğu görülmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Eminağaoğlu, Türkiye'nin 2000'de yaklaşık 100 milyon dolar olan tıbbi ve aromatik bitkiler ihracatının, gelinen süreçte 5 kat artarak yaklaşık 500 milyon dolara yükseldiğine dikkati çekerek, "Türkiye en fazla ihracatı yüzde 63 payla kahve, çay ve baharatlar grubunda gerçekleşmiştir. Türkiye bu ihracat değeri ile aynı grupta dünyada 5. sırada yer alırken kekik ve defnenin olduğu alt grupta en büyük ihracatçıdır. Fakat bitki tür ve çeşitliliği açısından oldukça zengin kaynaklara sahip olan Türkiye'nin planlı bir üretim ile bu ticaretten çok daha fazla pay alması olasıdır." dedi.
Artvin özelinde bitki haritaları oluşturulması için çalışma yaptıklarını anlatan Eminağaoğlu, şunları kaydetti:
"Artvin, sahip olduğu toplam 2 bin 727 adet doğal bitki taksonu ile Türkiye'nin en zengin ilidir. Bunlardan 200'ü endemik, 300'ü endemik olmayan nadir tür olmak üzere 500 takson risk altındadır. Artvin'de tıbbi aromatik özelliğe sahip yaklaşık 800 bitki türü yayılış gösterirken bunlardan 350'si hali hazırda ticarete konu edilmektedir. Bütün dünya, üretilen ürünleri ihraç ederek kendi ekonomik potansiyellerini güçlendirme yoluna gidiyor. Bizim de elimizde ülkemize özgü bu kadar yerli kaynak varken bunu insanlığın hizmetine sunmak ve bunun karşılığında da kendi ekonomik gücümüze katkı sağlamak gibi bir hedefimiz olmalı. Bu çalıştayın, bu hedefe ulaşma yolunda önemli bir adım olacağına inanıyorum."
Vali Vekili Resul Yıldırım ise tıbbi aromatik bitkiler konusunun geleneksel tarım metotlarının ve kültürünün dışında yer aldığını söyledi.
Tıbbı aromatik bitki yetiştiren üreticilerin, genellikle bilim insanlarınca bu alana yönlendirildiğini belirten Yıldırım, "Tıbbı aromatik bitki yetiştiriciliği sektörünün gelişmesinde akademisyenlerimiz önemli bir yere sahip. Bu bitkilerin ilaç ve kozmetik sektöründe öneminin her geçen gün daha çok arttığını görüyoruz. Ben bu bitkileri yükü hafif, değeri ağır ürünler olarak görüyorum." diye konuştu.
Yarın sona erecek çalıştayın ilk gününde, çeşitli üniversitelerden akademisyenler sunum yaptı.