Karadeniz Ülkemizin 7 coğrafi bölgesinden biri. Her biri ayrı güzellik ve vatan sevdasıyla yanıp tutuşan insanlarla dolu, ama Karadeniz hele Doğu Karadeniz bu anlamda başı çeken bir bölgemiz. Vatan savunmasında Doğru Karadeniz'de tabiri caizse her kapıda bir şehit yatmaktadır.

Canı pahasına vatanına bağlı bu bölge insanı geçimini nerden sağlıyor, ülkemizdeki inanılmaz gelişmeden ne kadar pay alıyor hiç düşündünüz mü?

Oto yolu yok, Kara yolu ulaşımı bölünmüş yolla sağlanıyor. Rize Artvin Hava Limanının 2020 açılacak olması hava ulaşımı açısından diğer bölgelerle arasında olan mesafeyi kapatacak. Limanlarımız yük taşımacılığında sorunsuz ama Karadeniz'in hırçın dalgaları yolcu taşımacılığını müsaade etmiyor.

Altyapı yatırımlarının başat olanı demir yoludur. Demiryolunun gitmediği yerin güvenle ulaşılması, her türlü işin maliyetinin düşürülmesi ve dolayısı ile kalkınması mümkün değildir.

"Yol medeniyettir, demiryolu medeniyettir." diyen demiryolu sevdalısı Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından başlatılan demiryolu seferberliği ile Yüksek Hızlı Tren projeleri başta olmak üzere bugüne kadar çok sayıda proje hayata geçirildi."

Aynen katılıyorum.

Bu muazzam gelişmeden Doğru Karadeniz payına düşeni alabildi mi?

Koskocaman bir "hayır" demek zorundayım.

Doğru Karadeniz halkı canını bu ülke için feda ederken beklediği tek şey rayların sesini duymaktır, ona dokunmaktır. Güvenle ve konforla ülkenin çok uzak gelişmiş bölgelerine ulaşmaktır. Tahil anbarı ovalarımızdan, sebze diyarı bölgelerimizden sanayi kentlerimizden yeterli ve gerekli hizmeti ucuza almaktır.

Bu durum öyle sıradan bir hak değildir.

Bu hizmet günümüzde artık yapılması gereken en hayatı meseledir.

Durum böyle olunca bu haklı hizmeti dumura uğratmak, 6 vilayet 60 kaza, içerde dışarda 15 milyon nufüsü bu hizmetten mahrum etmek için bazı çevreler devletimize çok büyük bir yanlışı yaptırmanın peşin düşmüş, bir hayli da mesafe almışlarıdır.

2 vilayet 2 kazaya hızlı tren hattı getirmek için başka hiçbir mukayeseye müsaade etmeyen, her türlü akla ziyan bir çalışmanın içeresine girmiş bulunmaktadırlar.

Erzincan Trabzon hızlı olmayan ve asla olmayacak olan hattını devletimizin kalbine zehirli okla saplayanlar, bütün doğu Karadeniz'i mahkum etmek için çoğunlukla 100 Km/h hızla giden 70-80 kilometrelik yekpare demiryolu tüneli gerektiren muazzam bir büyük yanlışa imza atmışlardır.

Maliyet korkunçtur, çünkü 1/3 maliyetle düşünülen hattın başka güzergahları vardır, Erzincan İyidere-of hiçbir mukayese sokulmamış, devletin gözü bu noktada kör edilmiştir.

Samsundan SARP'A yapılacak hızlı tren hattı Erzincan Trabzon-Merkez, Of- İyidere hatlarını gölgede bırakacak 15 milyon insanımızın yüreğini hoplatacak bir büyük ve doğru hamledir.

Bu devletin kör kuruşu hesap edilmek zorunda ise, Erzincan Trabzon Hızlı olmayan tren hattı devasa bir yanlıştır, garabettir. Çünkü başka alternatifleri dikkate almayan bürokratik oligarşi devletin zihnini, beynini aldatmış yıllarca düzelmeyecek bir büyük yanlışı kabul ettirme aşamasındadır.

Bu devlet çözüm sürecinde yanıltılmıştır. Dünya liderini gözden düşürmek için bin bir türlü hile ve tuzakla bin bir çeşit girişimde bulunmuştur. Saymakla bitmez.

Bu resmi olmayan bürokratik savaşta 6 vilayetin siyasileri, STK'ları, basını, gazetecisi, yazarı halkı, tek ses olmak zorundadır.

"Trabzon Merkezden ne bir metre öteye ne bir metre beriye Tren yoluna müsaade etmeyeceğim" diyen eski Trabzon belediye başkanı kadar cesur olmak zorundayız.

Yıllarca, on yıllarca Doğu Karadeniz mahkum edecek Trabzon Erzincan Hızlı tren hattı yerine devletin eli başına yettiği zamanda Samsundan Sarpa Hızlı tren hattı için artık avaz avaz bağırmanın zamanıdır hatta zaman geçmektedir.

Avaz bir çığlıktır aslında. Yürekleri dağlayana kadar çığlık atalım. Muhalif olmadan, siyasi davranmadan doğru projeyi seslendirelim. Her yakaladığımız siyasiye kulakları sağır olacak güçle SAMSUN SARP diyelim.

Dün Ordu OLAY gazetesinde Ordu Kent Konseyi Başkanı Sayın Ömer AYDIN beyin harika bir çığlığını duydum. Yine ayni gazetede ve basında RTSO başkanı Sayın Şaban Aziz Karaahmetoğlu'nun çok haklı verilerle yükselen çığlığını duydum. Temsil ettiğin kesimlerin sesi olmak ne güzeldir. Her iki STK başkanını tebrik ediyor ve bütün söylediklerine katılıyorum.

Ne zaman siyasilerimiz Trabzon eski belediye başkanı kadar cesur olacak, ne zaman?...

Eğer bu çığlığa ortak olmasalar gelecek ilk seçimde bunun bedelini maalesef çok ağır bir şekilde

ödeyecekleridir.

Cumhurbaşkanımız "Yol medeniyettir, demiryolu medeniyettir" demişse doğrudur ve bizde, doğu Karadeniz'de haklı da bu medeniyetle tanışmak istiyor.

Selam ve sevgilerimle...