Dünyada paranın bol olduğu Türkiye'de bolca harcandığı dönemde ekonomiyi rahatça yönetenleri kahramlan ilan edenler "Türk ekonomisi çöktü" diyenlere karşı Berat Albayrak'ın yazdığı başarı öyküsünü neden görmezler?
Türkiye sadece güvenlik alanında değil, ekonomik olarakta geçtiği kritik süreçte tarihi bir "BEKA" mücadelesi veriyor...
Trump'ın "Türkiye'yi ekonomik olarak (daha önce yaptım) yine mahvederim" sözünü hatırladınız mı?
O nedenle bir ülkenin ekonomik bağımsızlığı olmadan, emperyalizme karşı güvenlik noktasında elde edeceği zaferlerin kalıcı olması mümkün olmaz..
Ne diyor Peygamber Efendimiz (SAV);
"İktisada riayet eden kimse, fakir olmaz."
O nedenle bir ülkenin güvenliği noktasında iktisada da riayet etmek olmazsa olmazdır...
Mesela iktisat olmazsa yerli savunma sanayi üretimi yüzde 20'lerden yüzde 70'lere çıkabilir miydi?
Ekonomide de tam bağımsızlık mücadelesi, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası için olmazsa olmazdır...
Örnek olarak "Mavi Vatan" Doğu Akdeniz'de yaşanılanlar önemli örnektir.
Bir tarafta, başka hiçbir devletin donanmasını yanına almadan ve milli bayrağını taşıyan 2 sismik araştırma gemisi ile tek taraflı ilan ettiği ekonomik egemenlik alanında ihtiyacı olan enerjiyi arayan Türkiye...
Diğer tarafta emperyalizmin desteğinde ittifak kurmuş Yunanistan-İsrail ile Fransa, İngiltere ve İtalya'ya ait sismik araştırma gemileri ve Türkiye aleyhine ilan edilmiş ekonomik bölgeleri koruyan Amerikan, Fransız, İngiliz donanmalarıyla, hava kuvvetleri!
Bu tablo bile tek başına, Türkiye için bir gurur vesilesidir.
Mesele bizi uzun yıllarca Yunan liginde tutan "Sen Yunanlarla kavga et dengin odur" diyen süper güçlere ayar verme meselesidir...
Peki Enerji Bakanlığının göz kamaştırıcı noktaya gelmesinin temelini kim atmıştı?
Bugün Türk ekonomisi bugün ortaya koyduğu müthiş direnç ve aldığı stratejik kararları başarı ile uygulamaya koyup ekonomik kriz virajını sağ salim döndüren bir "YALNIZ ADAM"...
O adam Berat Albayrak...
Tek başına kale gibi durdu...
Ve duruyor...
Başkan Erdoğan ona güvendi ekonomiyi teslim etti. O da ateşten gömleği seve seve giyindi. Kendisine saldıranlara cevap vermedi. Omuz vermeyenlere (kendi partisinde olanlara dahi ) bir gün dahi sitem etmedi...
Çünkü öyle bir beklentisi olan bir insan hiç olmamış!..
"O şunu dedi bu şöyle söyledi" ye hiç bakmayan, son derece soğukkanlı, kendine güvenen, sabırlı, sakin, kararlı, siyasi polemiklerden uzak, sadece görevine odaklanan bir bakan gerçeği karşımızda...
Türkiye'nin ekonomi alanında böylesine kritik, böylesine kırılgan bir dönemi kazasız belasız geçirmesi, öyle kolay bir iş değil...
İşte bunu başarıyor...
Kim ne derse desin sessizce bir başarı öyküsü yazıyor...
Bu başarı öyküsünün bugün değerini bilmeyenler yarınlarda "Haksızlık yapmışız" diyeceklerdir...
"Damat" edebiyatı yaparak ona sürekli eleştirenlere bakıyorum, ekonominin geldiği nokta ile ilgili tek cümleleri yok...
Çünkü üzülüyorlar!..
Çünkü Türk ekonomisinin gösterdiği büyük direnç karşısında hayal kırıklığı yaşıyorlar!..
Çünkü daha dün "Türkiye batıyor...Dolar yükseldi, yükselecek...10 TL olacak"diye algı operasyonu çeken onlardı...
Çünkü Barış Pınarı Operasyonu, ABD ve Rusya ile masaya oturulan kritik zirveler üzerinden "Dolar felaketi" edebiyatı yapanlarda onlardı...
Şimdi dilleri tutuldu doları konuşamaz oldular!..
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ilk kez ne ABD ne İngiltere ne de Batı'ya göbekten bağlı olmayan, yüzde yüz yerli ve milli bir Hazine ve Maliye Bakanı gerçeği ile tanışması çok zorlarına gitti!..
Her krize düşen ülkenin yaptığını aklının ucuna bile getirmemesi, IMF'nin kapısını çalmayarak yerli ve milli çözümler üretmesini hiç hazmedemediler...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a vurmak için "DAMAT" algısı ile kendisine saldıranlara karşı tek kalkanı "SABIR" olan örnek bir devlet adamı gerçeğinide yaşıyor Türkiye...
Kim ne derse desin Türk ekonomisinin geçtiği en kritik süreçten alnının akı ile çıkarak ekonomide tarih yazmaya devam ediyor..
Hani bazıları "Berat Albayrak ne yaptı, ne yapıyor?" diyor ya...
Neler yapmadı ki!..
Tarihi bir anekdot ile başlayalım...
S-400 krizi sırasında ABD yaptırımlarını önleme adına randevu almayı (Ciddi bir yurt dışı lobisi ve dostlukları var) başararak Beyaz Saray'da ABD Başkanı Trump ile baş başa konuşan ve onu ikna eden dünyada ilk Hazine ve Maliye Bakanı olma özelliği bir daha hangi ülkenin bir bakanına nasip olur!..
Devam edelim...
Türk ekonomisi üzerine yapılan 'itibar suikasti' ne karşı dimdik ayakta durdu...
Bir gün dahi yılmadı. En karamsar günlerden çıktı, "Panik yok" diyerek umut aşıladı.
"Dolar 8 lira, 10 lira olacak" diyerek finansal güvenliği tehdit edip toplumsal bir korku imparatorluğu oluşturmak isteyenleri, ters köşe yaptı...
ABD'nin Türkiye'yi her tehdit edişinde patlayan dolar kuru, artık ABD'nin tehditlerine karşı hiç oralı olmuyor...
Ya enflasyon korkusu yaratanlar!..
Hayal kırıklığı yaşıyorlar...
Enflasyon tekrar tek haneli rakamları gördü.
Hedef yüzde 5 olarak belirlenirken, ekim ayında enflasyonda yüzde 8 seviyelerine inme sinyali verdi...
Yıllık enflasyonun ekim ayında yüzde 8,55 ile son 3 yılın en düşük seviyesine indiğini biliyor musunuz?
Peki bunlar nasıl oluyor?
Durup dururken mi?
Devam edelim...
Eylül ayı itibarıyla Türkiye'de ihracatçı firma sayısı, ithalatçı firma sayısını geçti. İthalat azaldı, ihracat arttı...
Türkiye 2019 yılını pozitif büyümeyle kapatmaya hazırlanıyor...
Bir çok uluslararası kurum ne diyordu "Türkiye ekonomisi küçülecek."
Peki ne oldu?
IMF bile tahminlerini eksiden artıya doğru değiştirmeye başladı.
Bitmedi...
Peki o can yakan faizlere ne oldu?
Yüzde 24'ten yüzde 14'lere geldi...
Kısa zamanda 10 puan düştü...
Bütün bunlar nasıl oluyor?
Kim bu ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı...
Berat Albayrak...
Kamu Bankaları onun kararlılığı ile milletin yanında yer alan kararlarla almaya başladı...
İstihdam odaklı kredi paketini devreye alındı. İşsizlikle mücadeleye destek için adımlar atıldı. Kamu bankaları istihdam odaklı 4 yeni ürünü hizmete aldı.
Nasıl mı?
Bankalar bu ay itibarıyla rating oranlarına göre yüzde 13,00 ile yüzde 15,50 aralığında uyguladıkları kurumsal kredi faiz oranlarını 200 baz puan indirerek yüzde 11,00 ile yüzde 13,50 arasında uygulayamaya başladılar...
Türk ekonomisi tünelin ucundaki ışığı gördü...
Öyle ki;
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch bile hizaya gelmeye başladı...
Türkiye'nin kredi notunu "BB-" olarak teyit ederek görünümünü "Negatif" ten "Durağan"a revize etmek 7 yıl aradan sonra ilk kez Türkiye'nin karnesine dair bir iyileştirmede bulunmak zorunda kaldı..
Kimin başarısı bu?
Bu başarı öyküsünü Dünyada paranın bol olduğu ,Türkiye'de bolca harcandığı dönemde ekonomiyi rahatça yönetenleri sözde kahraman ilan edip yere göğe sığdıramayacak olanlar neredesiniz?
Hadi yazın Berat Albayrak'ı...
Yerel seçimler öncesi Domates, Patlıcan üzerinden büyük bir algı operasyonu yapanlar nerede?
Bakın bütün bu yazdıklarımın tek cümlelik özetini J.E. Garfield söylemiş...
"Bir milletin parasını kontrol eden, o milleti de kontrol eder."
Türkiye Cumhuriyeti Devleti Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın ortaya koyduğu irade ile artık bu milletin parasını küresel güçlerin kontrol etmesine "DUR" dedi...
Bakan Albayrak, yerinde stratejik hamlelerle ülke ekonomisini güvenli bir limana yerleştirmeyi başardı...
Üstat Serdar Turgut ne güzel söylemiş..
"Bu kriz patladığında konuyla direkt sorumlu olan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın tavrının nasıl olacağını merak ediyordum.
O da aynı Başkan Erdoğan gibi sağlam durdu.
Soğukkanlı ve zamanlaması iyi yapılmış doğru hamleleri yaptı ve mükemmel bir ekonomi liderliği portresi ortaya koydu..."
Doğru söze ne denir?
Başkan Erdoğan'ın büyük güveni olan kararlı, dirayetli ve cesur milli bir devlet adamı karşımızda..
Milli duruşa sahip olanlar hiç dışında kimseye eyvallahı yok..
O şunu yazmış, bu şunu söylemiş hiç umurunda değil...
Dediğini yapıyor mu?
Evet...
Neden "YALNIZ ADAM" diye yazdığımı soranlara gelince...
Neden mi?
"Yalnız olmak zayıf olmak demek değildir, hak ettiğiniz takdiri bekleyecek kadar güçlüsünüz demektir..."
İşte o hak teslimi yapılacak günler çok yakın...
İşte o nedenle de bu yazı...
