ABD'ye teslim olmayan Fidel Castro'yu "KAHRAMAN" ilan eden ülkemin solcuları Türkiye'yi ABD'ya esir etmeyip karizmalarını çizen Tayyip Erdoğan'a hiç sıkılmadan "DİKTATÖR" diyor
Ey dünya zalimleri...
Ey ülkemizdeki işbirlikçileri...
Bilir misiniz...
Türk devlet geleneğinin Hz. Peygamberimizden ilham aldığı bir ilham vardır...
O ilham Topkapı Sarayı'nın kapısında nakşedilmiştir.
Der ki;
"YE'Vİ İLEYHİ KÜLLÜ MAZLÜM"
(HER MAZLUM ONA SIĞINIR)
İşte Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bir başka adı da budur...
Lübnan'ın, Trablus'ta hükümet karşıtı gösterilerde eylemcilerin yöneticilerine Tayyip Erdoğan'ı örnek göstererek "BİR RUH BİDDEM NEFDİK ERDOĞAN (CANIMIZ KANIMIZ SANA FEDA OLSUN ERDOĞAN) " sloganları atması işte bundandır..
O nedenle Arap yöneticilerini boş verin bütün coğrafya halkları, ezilen, sömürülen bütün dünya mazlumları için , bugün Tayyip Erdoğan bir kahraman gibi görülmektedir...
O nedenle;
Tayyip Erdoğan Türkiye'ye sığmaz!
Üstat İbrahim Karagül ne güzel özetlemiş;
"Coğrafyaya da dünyaya da selam budur...
Tarih yapmak, coğrafya inşa etmek budur...
Selçuklu da, Osmanlı da, Türkiye de budur...
Yavuz da, Kanuni de, Atatürk de budur...
Türkiye ekseni dediğimiz şey budur!"
*
Şöyle bir düşünün...
Barış Pınarı Harekatı'nı ABD, İngiliz yapmış olsaydı, öncelikle 2 hafta boyunca her tarafı karadan havadan denizden bombalamaz mıydı?
Taş üstünde taş bırakır mıydı?
Sonra kara operasyonunu başlatır, sivil militan ayrımı yapmadan herkesi öldürmez miydi?
Rakka'da bunu yapmadı mı?
Irak'ta 2 milyon kişinin ölümüne kimler sebep oldu?
Peki Mehmetçik, Suriye'de tek bir sivilin ölümüne sebep oldu mu?
Hayır...
Ama YPG, 20'den fazla sivilimizi şehit etti...
Siz bakmayın liderlerine aslında bütün dünya ve eski siyasetçileri Türkiye'nin ne kadar haklı olduğunun farkında...
İşte itiraflar geçiti...
*
SPD eski Genel Başkanı ve eski Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar, Gabriel TV'deki bir açık oturumda bütün Almanların gözünün içine baka baka bakın neler söylemiş;.
"Suriye'de savaş çıktığında, Erdoğan demişti ki, Suriye'de uçuş yasağı getirmeliyiz.
Yoksa Esed kendi halkını bombalayacak.
Ne yazık ki bunu yapamayız diyen ilk Avrupa ve Almanya oldu."
Gabriel devam etti..
"Batı Türk sınırında PKK devleti kurmak istedi ve bu yanlış oldu. Türkiye'nin buna izin vermeyeceğini düşünmediler"
Hillary Clinton ne diyor;
"El Kaide'yi biz kurduk."
Ya Trump:
"IŞİD'i Obama kurdu."
Ya ABD'li senatörler:
"PKK'yı destekleyerek hata ettik."
Bitmedi..
*
Peki ABD eski Ulusal Güvenlik Konseyi Direktörü Michael Doran, ABD ve PKK ilişkisini nasıl itiraf ediyor;
"YPG ile PKK aynı şey. PKK, Türkiye'yi parçalamak isteyen bir terör örgütü. PKK ile iş birliği yaparak kendimizi Türkiye ile kopma noktasına getirdik. Bu stratejik açıdan mantıksızdı."
Peki İsrail medyası ne yazıyor?
"Türkiye hem sahada, hem masada kazandı. Suriye'de 6 yıl PKK'ya verdiğimiz bütün emek 6 günde çöpe gitti."
Sonuç ne;
ABD+ BATI+İSRAİL = TÜRKİYE'YE KARŞI TERÖRİST YETİŞTİRİCİLİĞİ
Türkiye'nin ne kadar haklı olduğu noktasında itiraflar son bir hafta içinde böyle geldi...
Tayyip Erdoğan bütün maskeleri düşürdü. Türkiye, Tayyip Erdoğan liderliğinde artık büyük oyunu gördü...
Güneydoğusunda kendisini yarınlarda bölünmeye kadar getirecek bir terör devleti kurulması planlarını Barış Pınarı Harekatı ile çöpe attı...
İsrail medyasının "6 yıllık planımız 6 günde çöpe gitti" açıklamasının anlamı işte budur..
Sözde terör devletininden geçiş yapılacak "Büyük İsrail projesi " planı bir kez daha çöpe gitti...
*
Türkiye sadece PKK, PYD, İŞİD ve FETÖ ile mücadele etmiyor...
ABD'si, Batı dünyası, İsrail'i ile...
Emperyalizm ile...
Hatta görüldü ki batının gönüllü maşası Suudisi, BAE'si, SİSİ vs ile...
Gördük...
PKK'ya ait kuleler ve tüneller, Fransız şirketi Lafarge'nin ürettiği ve verdiği çimento ile yapılmış. Bu kulelerden ve tünellerden Mehmetçiğe karşı kullanılan silahları ABD vermiş. Bu silahları sıkan teröristleri ABD ve Batı yetiştirmiş...
Maskeler öyle bir düşüyor ki devam edelim...
PKK'nın kaçarken arkada bıraktığı araçlarda İsrail ordusuna ait olan logo tam silinmemiş, üzerine YPG amblemi yapıştırılmış olmasına rağmen görünüyor.Tekerleğe ne kadar hava basılması gerektiğini gösteren İbranice yazı...
İyi bakın bu fotoğrafa...
*
İşte bütün bu gerçekler yaşanırken işin ilginç olanı içimizdeki ihanet odaklarının çığırtkanlıklarına karşı " Allahım sen beni dostlarımdan koru; düşmanlarımla ben başa çıkarım!" dememek mümkün olmuyor..
Bakıyoruz...
Barış Pınarı Harekatı'nda hem askeri hem diplomasi başarımız, Amerikalı, İngiliz, Alman ve Fransız'dan çok içimizdeki Erdoğan düşmanlarını üzmüş!
Baksanıza!
CHP'nin başı çektiği muhalefet ne yapıyor?
"Ne işimiz var Suriye'de?" diyen onlardı..
"Türkiye terör örgütü ile masaya oturdu" algısı yaratanlarda...
Adama sorarlar;
"Kardeşim siz önce şu "O koltuklarda bizim sayemizde oturuyorsunuz" diye yüzünüze haykıran gizli HDP ittifakınızı bir hesabını millete verin"
Görüldüki;
Ha HDP...
Ha PKK/YPG!
Buyurun!..
*
Yanı başımızda utanmasalar, "Amerika Birleşik Devletleri keşke Türkiye'ye karşı savaşsa ve üstelik yense de Tayyip Erdoğan gitse" diye alçalacak olanları hazmetmek mümkün mü?
Bir düşünün...
ABD'ye teslim olmayan Küba lideri Fidel Castro'yu "KAHRAMAN" ilan eden ülkemin solcuları bugün Türkiye'yi ABD'ye esir etmeyen, üstüne üstelik dik duruşu ile bütün karizmasını çizen kendi Cumhurbaşkanları Tayyip Erdoğan'a "DİKTATÖR" diyorlar...
Öyle bir düşmanlık haliki bu;
Bir zamanlar meydanlarda "Kahrolsun ABD" diye slogan atanlar şimdi nerede ise Tayyip Erdoğan'ı devirsin diye "Yaşasın ABD" sloganı atacak duruma gelmiş!..
Bu Stockholm sendromuna yakalanmış, celladına aşık olmuş kölelerin derdi, ülke yönetmek değil, koltuklarda oturmak uğruna ülkeyi küresel baronlara teslim etmektir..
Ama unutmuşlar...
Türkiye artık eski Türkiye değil...
Türkiye öyle tehditlerle yıkılacak bir ülke olmadığını gösteriyor..
Hükümet-Ordu- Millet el ele vermiş. Savunma sanayinde yüzde 70 yerli ve milli üretim yakalanmış. Ambargo tehditlerine aldırış edilmiyor.
Hani dolar 10 lira olacak, ekonomi çökecek diye bekleyenler?
Önlemler ve reformlar sayesinde de ekonomimiz böylesine kritik bir süreçte dahi çelik gibi duruş gösteriyor artık..
Peki ekonominin başında kim var?
Sürekli "Damat" diye algı operasyonu yaptıkları ama yıldıramadıkları Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak...
Evelallah alnının akı ile çıkıyor...
*
Sevgili okurlar...
Barış Pınarı Harekatı bir milat olmuştur...
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dik ve kararlı duruşu ile bütün yerli yabancı kirli maskeleri düşürmüş milletine ciddi bir özgüven aşılamıştır.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin ne kadar önemli olduğu gerçeğini Barış Pınarı Harekatında vakit geçirmeden hızlı karar alıp gereken hamlenin yapılması ile göstermiştir..
ABD'ye hayır denebileceğini kanıtlamış, küresel güç olma yolunda önemli adımlar atan bir Türkiye Cumhuriyeti Devletinin inşa edildiğinin açık mesajını dünyaya vermiştir.
Ve çarpık dünya düzeninde Tayyip Erdoğan'ın Tayyip Erdoğan'dan daha büyük olduğu görülmüştür..
O büyüklük kimsesizlerin kimsesi, mazlumların gür sesi dünya liderliği gerçeğinin ta kendisidir...
Ne yazıyordu Topkapı sarayının kapısında;
"HER MAZLUM ONA SIĞINIR!."..
Yazımı noktalarken Almanya'ların dünyaca ünlü dergisi Der Spiegel'in geçen yılki kapağı aklıma geldi...
Ne diyordu dergi;
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte Putin, Şi Cinping, Donald Trump'ın dünya geleceği ve düzeni konusunda daha aktif bir pozisyonda bulunacağına işaret ederken Erdoğan için "BEN HALKIM" başlığı atmıştı.
Evet Tayyip Erdoğan halkının kahramanı, mazlumların umududur...