Nasıl bir ülkede ve dünyada yaşayacağını düşünmek ve gereğini yapmak insan olarak görevimiz.

Basından televizyonlardan haberleri izlemek ve ne durumda olduğumuzu öğrenmek her bireyin hakkı.

Bu sayede bir karar vereceğiz, yol haritamızı çizeceğiz.

Normal olan bu.

Tek elde toplanan medya ve belli amaçlarla düzenlenen açık oturumlar kamu yararından çok yönlendirme ve toplum mühendisliği babından olduğu için bilgilendiren, bağımsız karar vermeye yönlendiren haber kaynakları değildir.

Hemen her şeye kuşkuyla baktıran, bıktıran, umutsuzluğu perçinleyen özel çalışmalar oluğuna artık eminim...

Çünkü bütün ülkeler ellerinde ki insan yığınlarını yani vatandaşlarını kitlesel veya ülkesel yönlendirmeler için kullanıyorlar.

Emperyal devler bunu satın aldıkları veya doğrudan maaşlı elamanlarıyla sağlıyorlar.

Bu çok vahim ve içinden kolay kolay çıkılmayacak bir büyük girdaptır.

Bir yandan içerine kurulu düzenlerini sürdürmek isteyen klanlar, diğer yanda yukarıda belirttiğim gibi Emperyal zalimler.

Bütün çıkış yollarını kapatan bir mantık.

Bu yüzden açık oturumlarda tarafsız bağımsız bilgi veren bilge insanlardan çok mankurtlaştırılmış satılmışları dinlemek zorunda kalıyoruz.

Bu yüzden ve bu sebeple artık bu oluşumları oturup seyretmeyeceğim, vaktimi bu zehir pompalayan, umutsuzluk aşılayan ucube yarım yamalak, hamam dedikodularına harcamayacağım.

Bir seçim yapılmış belli yerlerde anormallikler tespit edilmiş. Kanunla belirlenmiş işler bilerek, örgütsel bir yaklaşımla yamultulmuş, farkında olması gerekenler pusuya yatmış, hatayı bugünlere saklamış, diğer yanda çok uzun zamandır milletle bağını koparmış siyasi oluşumlar " bitti, kazandık, ille böyle olmalı" gibi akla ziyan sebeplerle doğruya ulaşılmasına engel oluyor, her şeyin açığa çıkmasından yavuz hırsız misali kaçıyorlar.

Yeterli kamu elemanı olmasına rağmen kanuna uygun olmayan rast gele kişileri sandık başkanı yapmak hangi karanlık emelin fikridir, neyi amaçlamıştır?

Bunları öğrenmeyelim mi?

Seçimler tekrar edilir edilmez, beni bağlamaz. Anlamam.

İktidar uzaklaştığı ilkelerini İ.Oğluna kaptırmışsa ve koskoca İstanbul'da 13.000 fark yemiş veya atmışsa benim sorunum değil.

Benim sorunum gerçeği tüm çıplaklığı ile görmek, nasıl bir ülkede, dünyada yaşayacağıma karar vermek!

Sevgi ve saygılarımla...