Şöyle bir bakıyorum...
Çok ilginç bir manzara var...
İstanbul seçimlerinden sonra CHP değil de, AK Parti içindeki Gül-Davutoğlu-Babacan muhalefeti, Tayyip Erdoğan'ı eleştirmek için yollara düşmüş durumda...
Erdoğan'ı kurmaya hazırlandıkları parti ile resmen tehdit ediyorlar...
Sözcü Ahmet hoca...
Derenin derinliğini ölçme görevi onda!..
*
AK Parti politikalarını, kendisinin hiçbir günahı yokmuş gibi FETÖ konusunda eleştiri getiriyor.
Allah aşkına Başbakanken FETÖ terör örgütü ile ilgili tek bir sözün oldu mu diye sormak gerekmez mi?
Dışişleri Bakanı iken (2010-2013) diplomat sayısındaki yüzde yüzün üzerindeki artışın yolunu açan sınav sistemini değiştiren dar bir heyete kurulmasını sağlayan kimdi?
Ve bu heyetin içinde yer alan bazı personel dairesi yöneticilerinin FETÖ/PDY üyeliği iddiasıyla tutuklanması için ne diyeceksin Ahmet hoca...
Ne yazık ki Suriye belasını bu ülkenin kaderi yapan, ülkenin mülteci akınına uğramasına neden olan, Suriye üzerinden ekonominin dar boğaza girmesine vesile olmasında kendisininde sorumluluğu yokmuş gibi Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a gönderme yapıyor...
Yapma Ahmet Hoca!
Suriye'nin Türkiye'ye ekonomik bedeli ne oldu siz önce e onu anlatın!
Türk ekonomisinde nelere mal oldu Suriye bataklığı..
Herkesin ayranı kara senin ak öyle mi?
Yapma be Ahmet hoca...
Seni ortaya atıp arkandan gazlayanlara dikkat et!
Anlıyorum belli ki derdiniz"Üzüm yemek değil bağcıyı dövmek"
Herkes biliyor ki kuracağınız partinin AK Parti'yi bölmek, parçalamak ve iktidar koltuğundan etmekten başka bir amacı yok!
Size bu tiyatroyu oynatmalarının nedeni bu!..
İYİ Parti benzeri gibi CHP'nin stepnesi!..
Ahmet hoca!...
Recep Tayyip Erdoğan AK Parti'nin lideri iken yel kayadan ancak toz alır unutma...
İstanbul'u kaybetti diye havaya girmeyin...
Ankara' da, İstanbul' da oturup gazlanmayın, çıkın Anadolu'nun köylerine bakın kim ne diyor? Bu halk eleştirir ama hakkın teslimini yapar!..
Hele söz konusu Tayyip Erdoğan ise unutmaz..
*
Yol ise yol, köprü ise köprü, hastane ise hastane, üniversite ise üniversite, havalimanı ise denizin üstünde dahi havalimanı...
FETÖ paramparça, PKK darmaduman, dağdaki hainler tek tek gömülü, ülkede terör belası bitmiş, Güneydoğu'ya huzur gelmiş...
Maaşlar tıkır tıkır yatıyor, her bayramda ikramiye, Sağlık dersen en iyisi, ulaşım dersen demiryolu, metro, havayolu muhteşem. .
Yaşlılık yardımı ise var, Çocuk yardımı desen var, evde sağlık hizmeti dersen doktor, hemşire kapıda,
Sosyal devlet olmanın bütün sorumlulukları yerine getiren bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti var...
Ahmet hoca yalan mı?
*
Ah be Ahmet hoca!..
Neyin dava adamlığından bahsediyorsunuz...
Aptalmıyız!..
Binali Yıldırım İstanbul'da CHP ile yarışırken, Muş, Mardin, Artvin'deki Mehmet amcalar, Fatma teyzeler binlerce kilometre uzaktan gelerek oylarını kendisine verip aynı gün memleketlerine geri dönerken...
Siz (Daüvutoğlu-Gül-Babacan) ne yaptınız!
Bir destek açıklamasını bıraktık bir tweet ini dahi Binali Yıldırım gibi bir beyefendiden esirgediniz!..
*
Allaha revamı Ahmet hoca!
Şimdi çıkmışsınız AK Partinin seçim yenilgisi üzerinden üzülmüş edası ile operasyon çekiyorsunuz...
Bırakın bu işleri...
Nedir Erdoğan düşmanlığınız!
Bilmediğimiz bir şey mi var?
Acaba Erdoğan sizlerle"ömür boyu Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve bakanlık yapacaksınız " diye sözleşme yaptı da haberimiz mi yok!.
Ahmet hoca!..
Son pişmanlık fayda etmez...
Bu davanın bir lidere ihtiyacı yok..
Bugün dünyada sözü dinlenen saygın, tehditlere boyun eğmeyen bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve lideri var...
*
Şöyle bir bakın...
Tayyip Erdoğan dışında kimse ABD ve NATO'ya rağmen S-400 almayı bırakın, korkudan siparişini dahi bile veremezdi...
İşte G-20 zirvesi
ABD Başkanı Trump, bütün dünyaya karşı "Türkiye'ye ve Erdoğan'a haksızlık yapıldı" diyerek kendi ülkesini ve bir önceki Başkan Obama'yı açıkça suçlayarak Tayyip Erdoğan'ın haklılığını dile getirdi..
Ne dedi Trump "Erdoğan çok çetin bir adam."
Bunları bir ABD Başkanına dedirtmek kolay mı?
*
Eksikler, yanlışlar var tabiki...
Tabi ki Türkiye'de bugün her şey güllük gülistanlık değil...
Ekonomik olarak dar boğazdan geçiyoruz..
Etrafımız yangın yeri gibi..
Yaşanan zorluklar, sıkıntılar içinde vatandaşın tepkisi olarak seçimde kaybedilir...
Doğal...
Ama nedenleri sorgulanır..
Ama siz bu sorgulamayı yapamazsınız!..
Partinin kaybetmesini dört gözle bekleyen muhalefet ile iş tutan sözde dava adamları sorgulayamaz Ahmet hoca!..
*
Bu davanın tartışılmaz lideri olan Tayyip Erdoğan "Biz nerede yanlışlar yaptık"diye yerel seçimleri üzerinden mutlaka sorgulama yapıyordur ...
Yaparken de artık etrafını görmesini engelleyen etrafındaki çemberi yaracaktır...
Sokağı dinleyecektir..
Bununda yolu kendisinin bizzat özel olarak yaptıracağı 'Aman Reis ne der' demeden hiç bir şikayetin gizlenmeyeceği gerçekçi bir halk anketi yapılmasıdır..
Sokağı dinlemelidir...
Dinleyecektir...
Çünkü Erdoğan'ı "kimsesizlerin kimsesi " yapan o sokakların iradesidir...
Bu ülkenin Tayyip Erdoğan'a ihtiyacı var...
Tayyip Erdoğan'da partisinin üzerindeki ölü toprağını kaldırmak adına güçlü bir parti yönetimi, yepyeni kadrolar (İl, ilçe teşkilatları, bakanlar, bürokrasi) inşa edecektir..
Çünkü o güç ve birikim AK Parti'nin genlerinde var...
Ruh hala o bedende!..
Eğer tabanın partiye yönelik eleştirileri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önüne sansürsüz bir şekilde konulup bunlara karşı "RASYONEL KARARLAR" alınırsa yerel seçimlerin asıl kazananı uzun vadede Tayyip Erdoğan olacaktır..
O nedenle Erdoğan "Neden, niçin" soruları ile yakınından uzağına kadar her şeyi ama her şeyi sorgulamalıdır.Geçmişte Özal'ın düştüğü bazı yanlışları göz önüne getirip gerekenleri yapmalıdır...
Sevgili Ahmet hoca arkadaşlarına söyle..
Türk siyaset tarihinde "BRÜTÜSLER" olarak anılmak istiyorsanız buyurun.
Gaza gelmeyin Ahmet Hoca!..
Biriniz eski Cumhurbaşkanı,ötekiniz eski Başbakan, diğeriniz bakan...
Küresel güçlerin figüranı, CHP'nin stepnesi olmak yakışır mı size!
Abdülhamit'i satanlar bugün nasıl anılıyor?
Bir düşünün..
