Yıllardır kangren olmuş meselelerimize Ulaştırma Bakanlığı hep aynı vilayete verilerek adeta davetiye çıkarılıyor.

Açıldığı günden beri Rize Hava limanın yakasından düşmüyorlar. Türlü engellemelerin herkes farkında! 
Ulaştırma bakanı yüzde 88’e ulaşan Rize hava limanı sefer şartını yüzde 89’a bağladı! Yani bir puanla bu hava limanına seferler ihdas edilmedi!
İlginçtir, bu şartın ana sebebi yeni bir hava limanı yapmanın gerekçesi oluyor. Kurulduğu günden bu güne 70 senedir 3.5 milyon yolcu kapasitesine ulaşabilen Trabzon hava limanı yerine şimdi 15 milyon kapasiteli bir hava limanı yapabilmek için Ordu Giresun ve Rize Artvin hava limanına sefer verilmiyor. 
Her gün 2500 den fazla yolcu Rize Artvin hava limanından adeta çalınıyor. Keza, Ordu Giresun hava limanının da yıllık 600-700 bin yolcusu Trabzon’a yönlendiriliyor. Bilet fiyatları arasında yüzde yüz fark bunun açık göstergesidir. Rize’den Trabzon’a özel minibüs ve özel arabalarla Rize’den giden yolcuları her gün çile çekmeye devam ediyor. Erzurum hava limanı da bu engellemelerden nasibini alıyor maalesef.
Ulaştırma bakanı veya diğer yetkili bürokratlar Trabzon’a yeni bir hava limanı yapabilmek için Ordu Giresun ve Rize Artvin hava limanı yolcularına musallat olmuşlar. 
Sayın bakanı atayan Recep Tayyip ERDOĞAN’dır. Onun hatırına sefer istenmiyor. Ona saygıdan barı bu kadar açık engelleme yapmayın! 
Baştan sona dolu uçaklar sefer diye bağırırken, yüzde 1’le seferlerimiz verilmiyor. İstanbul’a Ankara’ya İzmir’e yeni seferler verilmiyor. Diğer büyük merkezlere denemek için değil, gerekli olduğu için seferler istiyor Rize ve Artvinliler. Ama ne hikmetse yaz sonunda, sonbaharda yolcu hareketlerinin kısıtlandığı bir dönemde Antalya’ya sefer koymuşlar! Hemen ardından yolcu yok diye o seferide yakında iptal ederler. 
Antalya yerine Çukurova hava limanına sefer konulsa, daha çok insan Rize Artvin hava limanına geleceği kesindir. Fakat, yetmezmiş gibi yıllık 1 milyon yolcusu zorla diğer hava limanına yönlendiriliyor. 
Bu çağda bu şekilde bağnazlık dünyanın hiçbir ülkesinde yoktur. 
Zaman, sürat çağı! Gereğini yapma çağı. 
İnsanımız kaybediyor, ülke kaybediyor. Kimsenin umurunda değil.
Geri kalmış üçüncü dünya ülkelerinde bile yaşanmayacak bu türden davranışlar gözümüzün içine baka baka, yalandan bilerek manipülasyon yapılarak bir vilayetin kaderi ile oynanıyor!
Yıllardır kangren olmuş meselelerimize ulaştırma bakanlığı hep aynı vilayete verilerek adeta davetiye çıkarılıyor. 
Açık ve net bir şekilde bu tür davranışları protesto ediyorum.
Baki selam ve dua ile…