Devlet Üstün Hizmet Madalyasının bu muhteşem insana verilmesi bize ne kaybettirir?

44 günlük savaşta belirleyici rol oynayan Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar'a Azerbaycan Savunma Bakanı Zakir Hasanov tarafından "askeri işbirliği alanında hizmet madalyası" verildi.
Bütün dünyada ilgi ile izlenen ve dünya savaş konseptinde önemli değişikliklere yol açan Türk SİHA’ları, 24 saatte on binlerle ifade edilen Karabağ’daki canilerin teslim olmasını sağladılar.
30 senelik bir yara bir günde temizlendi, yüzbinlerce mühimmat, onlarca tank, binlerce silah, araç gereç Azarbeycan’a teslim edildi.
Güneydoğu’da, Suriye’de kuzey Irak’ta, teröristlerin üçer beşer birer ikişer leş edilmelerine sebep olan SİHA’larımızdır. Kahraman askerlerimiz onlar sayesinde düşmana sopasını indirebiliyor ve herhangi bir tehlike yaşamıyorlar.
Ukrayna’da adına şarkılar düzenlenen bu önemli ve savaşların çehresini değiştiren SİHA’ları düşünen, planlayan ve uygulamaya koyan Selçuk BAYRAKTAR’a bir madalya vermek için ne bekliyoruz?
Böyle bir girişime bizim muhalefet ne der acaba, hiç düşündük mü?
Maalesef Cumhurbaşkanının damadı olduğu için muhalefet ayaklanır!
Bu kadarız işte!
Devlet Üstün Hizmet Madalyasının bu muhteşem insana verilmesi bize ne kaybettirir?
Aksine çok şey kazandırır.
TEKNOFES’e katılan milyonlarca gencimize bir ışıklı yol olur verilen madalya.
Onların hayalleri daha ele avuca sığmaz hale gelir.
Dünyada hangi konuda birinciyiz?
SİHA’larımız bir numara şu anda.
Bunu sağlayanda Selçuk BAYRAKTAR’dır.
Devletten bu güne kadar tek kuruş almayan bu muhteşem insana bir madalyayı çok görmemeliyiz.
İngiliz basınında manşet oluyor, bizim bazı çevrelerde tık yok!
12 metre kanat açıklığına sahip Bayraktar TB2, dört lazer güdümlü bomba taşıyabiliyor. Bayraktar TB2, Rusya'nın Ukrayna’nın başkenti Kiev'deki ilerlemesini durdurduğu ve başkente doğru ilerleyen tankları vurduğu için itibar kazandı.
İnsaf dediğimiz şey, yerli ve milli dediğimiz şey bu değil de nedir acaba?
Ben derim ki, bir an önce bu değerli genç insanımızı önere edelim. Hem de hiç vakit kaybetmeden.
“Kim ne der”e sonra bakarız!

Selam ve dua ile….